1182-1226
Assisi
Aziz Francis Italyanca
adıyla San Francesco d’Assisi Italya’nın
Asisi şehrinde 1182 yılında doğmuş Babası kumaş tüccarı, annesi asil bir aileden
gelen bir hanım. Doğduğunda babası, Fransa' ya seyahatteyken, annesi ona 'Giovanni' ismini veriyor; babası seyahatten döndüğünde
ismini Francesco olarak değiştiriyor -Fransız manasına- Fransızcadaki Francois
ismi gibi .Bu ismin aynı zamanda 'dürüst' ve' özgür' manaları da var.
Gençliğinde
zengin hayatı yaşıyor; yakışıklı ve iyi giyinmeyi, eğlenmeyi, Fransayı, Troubadur
şairlerini, şarkıcılarını seven bir genç. Bir gün kumaş satarken, bir fakir
kendisinden para istiyor, bu durumdan duygulanan genç adam, o akşam işi kapatıp, cebinde olan bütün parayı bu fakire veriyor. Arkadaşlarının alayı ve bütün günün 'kazancını' fakire sadaka olarak vermesi nedeniyle babasının azarıyla karşılaşıyor.
Italya'daki iç
savaşlara dahil oluyor. 1202 yılında Perugia' ya karşı savaşıp, bir sene esir
kalıyor, Hastalanıyor,zor bir dönem geçiriyor. Esaretten kurtulup, memleketine
dönünce, gene eski rahat yaşamına dönüyor.
Gene başka bir savaşa katılacakken, kendisine bir vision görünüyor ve vazgeçip Assisi’ ye geri dönüyor; artık dünyevi
şeylerden elini, eteğini çekip, kendisini dine veriyor. Arkadaşları "ne zaman evleneceksin?" deyip, onunla
alay ettiklerinde "Benim evleneceğim kız hepsinden güzel" diyor (Fakirliği
kastediyor)
Geçen bölümün adı
Francesco e Poverta idi. Daha önceki
inferno bölümünün okuyucuları hatırlayacaktır; Orada Francesca ve Paolo' nun aşkı
konu edilmişti (Francesca kadın Paolo erkek ismiydi )
Burada Poverta
fakirlik bir kadın gibi tasvir
ediliyor Lady Poverty olarak
adlandırılıyor.
Buradaki aşk, ilahi bir aşk 'Allah rızası' için, Aziz Francesco, hayatını 'fakirlere yardıma' adıyor.
Bu dönemde Roma’
ya 'hac' yolculuğuna gidiyor; kendisinin daha çok aydınlanması için dua ediyor, dönüşte Assisi’ ye yakın San Damian klisesinde (küçük bir şapel) kendisiyle Isa' nın konuştuğu, "kilisem yıkık, dökük tamir et" dediği hissine kapılıyor. Hemen
gene kendi dükkanlarından para getirip, tamir ettirmek istiyor kiliseyi, "babasından habersiz
aldığı parayı" rahip kabul etmiyor, o da
kızıp yere atıyor altınları, Babadan kaçmak için bir ay mağarada yaşıyor, sonunda
aç, bilaç dönüyor,
Bunu öğrenen baba
ikinci defa öfkeleniyor bu sefer onu evlatlıktan red ediyor," daha mirastan da
pay alamayacaksın" diyor; bütün parasını kliseye vermesini istemiyor. Francesco
memnuniyetle kabul ediyor bu ayrılmayı; o da babaya karşı itaat etmek zorunda
kalmayacak baba da ona karışmayacak. Hatta klise duvar resimlerinde, çıkarıp
üzerindeki zengin giysilerini, babasına vermesi ve sonra köylülerin giydiği basit
bir kıyafeti giymesi var.
Manastırlarda, mutfakta çalışıyor, rahiplerin yardımıyla yaşıyor, insanlardan "taş" isteyip, şapeli
tamir etmeye çalışıyor; cüzzamlıların bakımına yardım ediyor.
Daha sonra, onun
yolundan gidenler oluyor, 11 kişilik müridi oluyor (12 rakamı) papadan kendisine
izin verilmesini istiyor. Resmen papaz olmuyor ama kardeslik cemiyeti kuruyor. PapaInnocent müsade ediyor.
Kendi gurubuna
katılan bir zengın kadın dolayısıyla, kadınlar manastırını da kuruyor; üçüncü
olarak evini barkını terkedip, onlara katılmayan, ama destekleyenler için bir
ayrı gurup kuruluyor. Dördüncü olarak da Kudusteki Saint Francıscan Klisesi.
Italya dışında da
vaaz vermek istiyor, birinde Dalmaçya' ya gidecekken hava durumundan dolayı
dönmek zorunda kalıyor; diğerinde Fas' a gidecekken, hastalık yüzünden Ispanya' ya
dönüyor.
Sonra Beşinci haçlı seferine katılıyor
Ikı ordu arasında
savaş oluyor, savaştan sonra dört hafta ateşkes ilan ediliyor; Mısır Sultanı Al
Kamil' e gidip, dini tebliğ yapmak ve barışı sağlamak istiyor, amacı müslümanlari Hrıstıyanlığa davet etmek. "Gidemezsin müslümanlar seni öldürür" diyorlar; "o zaman
şehit olurum" diyor; yine de müslümanların yanına gidiyor
Al Kamil onu iyi
karşılıyor, misafir ediyor, sonra müslümanların Hrıstıyanlığa geçmeyi kabul
etmediklerini görunce,- sağ, salim- gene Hrıstıyan tarafına dönüyor.
Al Kamil'le görüşmesi
Al Kamil (1177-1238) Selahaddin Eyyubi'nin yeğeni. Belki bu görüşmenin etkisiyle, daha sonra Kudus’ te
Franciscan Klisesinin açılmasına izin veriliyor; bugun de Papalığı Kudus'te onlar
temsil ediyor.
Dante de
Francesco' nun kurduğu dini cemiyete yakın, hem fakirleri koruması, hem papalığı, para ve güç düşkünü olmakla eleştirmesi bakımından seviyor. Onun faaliyeti
şapeli tamir etmenin ötesinde kliseyi manevi yönden de daha iyiye götürme
olarak anlaşılıyor.
Bunun yanında
müslümanlarla savaş değil diolog yoluna gitmesini de takdir ediyor. Bu sebeple 11.
Kanto'da Thomas Aquınas'ın ağzından Francesco' nun hayatı anlatılıyor.
Ölümünden sonra, Asisi 'nin ve Italyanın ve başka bazı yerlerin Koruyucu Aziz'i olarak kabul
edilmiş San Francisco' nun ismi de Francesco' dan geliyor.
Hayvanları
sevmesi, kuşlara da onları da bir ummet kabul edip, vaaz etmesi, Ay'ı Güneş'i,
yaratılan herşeyi, doğayı sevmesi onun özellikleri arasında. Dünya
hayvanlar gününün kutlanması o gunde kliselerde hayvanlar için de ayin
yapılması gene Aziz Francis' in öğretilerinden kaynaklanıyor.
*Al Kamil, (Kamil bin Adil) batıda Meledin adıyla tanınıyor, 1. Adil' in oğlu. Resımde Kutsal Roma Imparatoru Frederico ile beraber.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder