Açıklamalar
En karmaşık en şifreli yazılmış kantolardan birindeyiz.
Melekler Hiyerarşisi.
Burada fizik ve metafizik konuları ele alınıyor. Felsefenin konularından biri.
Fizik bilimin konusu oluyor metafizik de felsefenin konusu. Varlık varoluşç başlangıç evren konuları inceleniyor.
Antik Yunan çağında doğa bilimlerinin yanında (hemen yanında) metafizik var. Bilimin cevabını bulamadığı konuları araştırmak.
Herşey düşünceyle soru sormakla başlıyor. Evren nasıl yaratıldı? Nasıl varoldu? Günümüzde Big Bang Theory adı verilen bilim adamlarının bir noktadaki çok küçük -atomdan küçük -partiküllerin patlaması sonucu ortaya çıkan muazzam bir enerji ile evrenin oluştuğuna yönelik açıklamaları var. Yapılan hesaplara gore 13.8 milyar yıl evvel olmuş bu iş. Sıcaklık 10.000 milyar derece Fahrenheit imiş. 10 billion degrees Fahrenheit (5.5 billion Celsius) Bunun soğumasından sonra neutronlar elektronlar harekete geçerek evreni oluşturmaya başlıyorlar. Evren sürekli genişliyor ve büyümeye devam ediyor.
Bunu şunun için yazdım,bu kanto da da Punto- NOKTA kelimesi geçiyor. Bu nokta Allah’ı temsil ediyor ve kainatın merkezinde yer alıyor.( Ayrıca Işık-NUR olarak tanımlanıyor, KUDRET ve HAKİKAT’ te Allah’ı anlatıyor.
Cennet’in Primium Mobile denen ilk yaratılışın, ilk hareketin başladığı bölümü. Bu bölüm Dante’nin sıralamasında metafizik bölümüdür.
Allah’ı temsil etmesinin sebebi; Allah’ın başka yaratılmış hiç bir şeye benzememesi hiç bir şekilde tarif edilememesi, maddesiz olması ve zaman ve mekan üstü olması.
(Bizim dinimiz açısından, Kurandaki ayetlerle,Allah’ın güzel isimleri olan Esma ül Hüsna’nın manalarını anlamaya çalışarak ancak Allah’ın nasıl olduğunu anlayabiliriz.)
Bu NOKTA ‘nın etrafında, dokuz parlak cisim veya ışık olarak görülen Melekler var. Tevrat ve İncil’ de yapılan bazı tanımlamalara göre, MS 1.yy Dionysius isminde bir Yunanlı, “Melekler Hiyerarşisi” diye bir kitap yazıp, Melekleri anlatmış Daha sonra 590 yılında, Gregory (the Great) isminde bir Papa da aynı konuda yazmış. Dante de bunlardan ilham alarak bu bölümde” Melekler Hiyerarşisine” yer vermiş
Hristiyanlıktaki Trinity- Teslis anlayışına çok önem verdiği için üçerlik guruplar halinde düzenlemiş, toplam dokuz kategori yapmış.
Gene eski Yunan bilim adamlarına göre, evrenin merkezi Dünya, diğer gezegenler ay güneş yıldızlar dünyanın etrafında dönen cisimledir. Dante’ de buraya kadar bu sistemi izledi. Bu kanto’da yanlış olduğunu anladı, olaya başka bir boyuttan baktı. Evrenin merkezinde Tanrı olduğunu anladı.
Onun yazı stilinde bu var. Değişik fikirleri sırasıyla okuyucuya sunuyor. Okuyucunun düşünmesini istiyor. Bir bakıyorsunuz tamamen ortaçağ kafası gibi görünürken- bu meleklerin hiyearşisi meselesinde olduğu gibi- aslında bir başka boyuta taşıyor sizi. Çağımızdaki bir matematikçi okuduğunda- dördüncü boyutu anlatıyor- demiş.
Fizik kalıbından çıktı, ruhsal anlamda anlatmaya başladı. Görünen ve görünmeyen anlamlar üzerinde duruyor. İnsanın ruhu olduğu gibvar.i Evrenin de ruhu
Dördüncü boyutu- bilim adamı olmayanların- anlaması ve anlatması çok güç, ama şöyle bir örnek veriyorlar: bir sandığın sadece dışını değil içini de görebilmek, bir insanın iç organlarını da görebilmek.- Eğer dördüncü boyutu algılayabilsek öyle olacaktı.
Dördüncü boyut için zaman diyenler de var. ZAMAN da derinlik, uzunluk gibi bir ölçü. Bir anda yaratmak “ol” emriyle olma. AN önem kazanıyor onu da bir sonraki kanto da göreceğiz.
Perspektif konusu Dante için her zaman önemli.
Resim: NASA uzay resmi ve
Fransa'nın Chartes Katedralinden Rose Window.
Gül desenli vitraylar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder