Dağın
etrafını bir kez daha dönmüştük;
Batıya
doğru ilerlemekteydik ve güneş gözümüzdeydi;
Ama çok
daha parlak bir şey daha gözümü almıştı;
Neydi
bilemedim. Elimi
gözüme siper ettim:
-"Değerli
üstadım, nedir bu parlaklık gözlerimi
kamaştıran?
Sanki bize
doğru geliyor!"
-"Merak etme Cennete yaklaşıyoruz; gelen bir
melektir;
Tırmanışımıza yardım edecek. Artık bu ışığa alışacaksın."
Melek; " buradan gelin, bu merdivenlerden çıkış daha kolaydır" dedi.
O sirada; “Beati
misericordes” ilahisini duyduk
Blessed
are the merciful- "Merhametliler kutsanmıştır"
Bir
diğeri:"Godi tu che vinci" "Sevinin zorlukları aştınız" dedi.
Aklıma
takılan soruyu sordum rehberime:
-"O ruh ne
demek istedi, Romagnalı
Paylaşmayı
bilmeyiz diyerek?"
-"Hatasını
biliyor o ruh onun için söyledi;
Bazan paylaşmak kıskançlığa yol açar, çünkü elinde daha azı kalır
Ama ahireti düşünen de korku kalmaz, o
paylaştıkça Cennet'e daha çok yaklaşacağını bilir, onun sevabı paylaştıkça artar.
'Ben' demek yerine 'biz' deyip paylaşana çok daha
fazlası verilir"
-"Nasıl
paylaştıkça daha fazlasına sahip olabilirsin?Belli miktarda zenginlik var."
-"Hala
dünyadaki gibi düşünüyorsun!Cennetin nuru ile aydınlanamadın. Allah' ın
hazinesi geniştir, sonsuzdur Işığın
aynada yansıması gibi gittikçe çoğalır. Sen
verdiğini misliyle alırsın. İlahi aşk,
ruhtan ruha yukarıda çoğalarak büyür Beatrice' i göründe ne demek istediğimi daha iyi
anlayacaksın; o senin sorularına cevap verecek her şekilde Bak alnından iki
P de silindi geriye kaldı beş. Gayrete gel onlardan da kurtulmaya bak."
Tam " anladım" diyecektim ki, yol kıvrıldığında karşıma başka
bir görüntü çıktı;
Öylece kalakaldım:
Mabedde insanlar vardı, biri de kadın
Tam eşikte bir ana oğluna soruyor;
"Oğlum niye böyle yaptın bizi merakta bıraktın? Babanla ben perişan olduk"
Gözlerimin önünde beliren bu sahne geldiği gibi aniden kayboluverdi.
Sonra bir başka kadın belirdi;
Gözlerinden yaşlar boşanırken; Çok kızgın bir halde Atina Tiranına yakarıyordu:
"Ey Pisistarus;
Sen buranın idarecisiysen-bu şehir ki Tanrıçalar yurduydu,
bütün ilimler ışığı buradan yayılmıştı,
Kızıma "sarılan" adamı
cezalandır!"
Tiran kibarlıkla yumuşakça cevap
verdi:
"bizi seveni cezalandırırsak bize zarar verene
ne yapacağız?"
Sonraki görüntü Aziz Stefan' ın
şehit edilmesiydi:
Düşmanlar onu ele geçirmiş
birbirlerine
"Öldür, öldür" diye bağıriyordu;
Işkencelerle öldürdüler onu;
Şimdi yerde cansız yatıyordu; gözleri nurlu;
Sanki gözleri Cennet kapısına açılıyordu.
Son nefesinde Tanrıya katillerini
affetmesi için yakardı.
Rüya mıydı gerçek miydi bu
gördüklerim?
Sanki bedenimin dışında gibiydim;
Sanki uykudan yeni uyanmıştım.
Rehberim "ayağının üzerinde zor
duruyorsun, ne var, ne oldu? dedi
"Bir müddettir uyur gezer gibisin, Sarhoş musun?"
" Değerli üstadım, bana ne göründüğünü
anlatacağım kendime gelince "dedim
"Ben biliyorum" dedi.
"Senin aklından geçenler yüzünden
okunuyordu,
Bin tane de maske taksan, ne düşündüğünü anlarım;
Yukarıdaki rahmet ırmağı
gösterildi sana;
Bir şey demedim; çünkü hala
bedeninin içindekiler bunları göremez.
Şimci tempoyu artırarak, hızlı
yürüme zamanı..."
Akşam oluyordu ama hala daha
güneşin ışıkları parlaktı;
Akşam dua zamanına kadar yürüdük.
Sonra hava karardı,
Etrafı bir duman kapladı;
Bu dumandan önümüzü göremez olduk....
İlk sahne Meryem Ana'yı anlatıyor; inanlar Kudus' ten yola çıktıklarında Hazreti İsa da onlarla beraber geliyor sanıyor ama bakıyor ki yokş çok arıyor çok üzülüyor ama bulamıyor geri dönüyor üç gün de Kudüs te arıyor en sonunda Mabet te bilgelerle konuşur buluyor Burada çok üzüldüğü halde gene oğluna kızmayıp yumuşaklıkla hitap etmesi tasvir edilmiş.
İkinci Sahne Atina da devlet başkanının kızına biri talip oluyor vermiyorlar adam kızı çarşının orta yerinde bulup öpüyor Annesi bu adamın cezalandırılmasını istiyor. Baba yüreği artık gençler birbirini seviyor herhalde deyip yumuşak davranıyor.
Üçüncü sahne de, Aziz Stefan'ın şehit edilmesi; o da katillerinin affı için dua ediyor
Bu sahneler bencilliğe karşı iyi davranışı ve merhameti göstermek için konmuş. Herşeyin bir panzehiri vardır deniyor.
Son mısralardaki duman artık öfke bölümüne yaklaştıklarını; öfkeden gözü görmeyenlerin yanına geldiklerine işaret ediyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder