25 Nisan 2020 Cumartesi

Eğitim Meselesi


Bu virüs salgını dolayısıyla teknik liselerin önemi bir kez daha ortaya çıktı. Hem sağlık meslek liseleri hem de sağlık konusunda ekipman üretmek için endüstri meslek liseleri kolları sıvadılar. Dilerim sayıları çoğalır mezunları iyi iş imkanları bulur.

Hemşireliğim önemi saygınlığı her zamankinden daha fazla anlaşıldı dilerim hem doktorların hem de hemşirelerin çalışma şartları iyileştirilir kazançları arttırılır, sadece alkışla yetinilmez.

Gıda sektörü tarım ve hayvancılık sektörü de çok önemli.

Bunları en başta belirttikten sonra ben genel olarak eğitimle ilgili düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.

Renoir Two Girls at the Piano


Fen -Matematik

Kanada’dan örnek verirsem ayrı bir fen lisesine gerek olmuyor. Her konuda çocuk zaten okulunda bir üst seviyede ders alabiliyor. Kimyayı seviyorsa ve notu da iyiyse, daha yüksek seviyedeki derse başvurabiliyor matematik için de aynı şey diğer fen dersleri içinde. İngilizce ve sosyal dersler de de öyle.

Üniversite sınavı yok. Öğrencinin lisede aldığı derslere ve o derslerden aldığı not ortalamasına göre başvurduğu üniversite değerlendiriyor.

O gereken dersi almamış veya istenen notu tutturamamışsa eğer college denilen yüksek okullarda lise seviyesinde dersler veriliyor Bir sene o eksik kalan dersleri alarak veya bir daha alıp notunu yükselterek gene istediği üniversiteye müracaat edebilir.

Teknik lise orada çok yok mesleki eğitim daha çok üniversite ve yüksek okullarda.

İngiliz dili ve Edebiyatı, Sosyal Dersler

İngilizce de çok kitap okuyup derin edebi tahliller yapıyorlar, çocuğun okuma seviyesi de, yazılı ve sözlü olarak kendisini ifade etmesi, essay yazması, çok yönlü düşünme kabiliyetini geliştirilmesi açısından hakikaten bir lise mezunu çok iyi durumda. Üniversiteye girmek için de İngilizce notu önemli.

Essay kelimesi Fransızca essayer- Teşebbüs etmek fiilinden gelir- to try to attempt karşılığı olarak. Türkçeye deneme olarak çevriliyor. Montaigne ‘in Denemeler’i gibi.

Biz edebiyat derslerinde kompozisyon yazmak derdik, bir konudaki duygu ve düşüncelerimizi anlatmak için yazdığımız yazılara. Ama essay’de neyi deniyoruz? Kendi savımızı argümanımızı ortaya koyup okuyucuyu ikna etmeyi deniyoruz. Daha bilimsel nitelikte essay ler olduğu gibi daha kısa kişinin duygu ve düşüncelerini anlatan essayler de var.

Davalara da trial deniyor. Orada da her iki tarafta kendi savını ortaya koyup mahkemeyi ikna etmeye çalışıyor. Bir iş hiç mahkeme konusu olmamışsa “it has never been tried at a court of law” deniyor.

Bu tip yazılı ödevler niye önemli? Çünkü çocuk duygu ve düşüncelerini ifade etmesini öğreniyor. Kendini ifade edebilmek derdini anlatabilmek insanı rahatlatan bir şey her şeyden önce. Öğretmende alıp okuduğunda değerlendirdiğinde o çocuğun fikirlerine değer verilmiş oluyor, çocuğun öz güveni gelişiyor.

Bir de peer evaluation var arkadaşlar birbirlerinin yazılarını okuyup not veriyor ya da düzeltmesine yardımcı oluyor. Bunlar hep meseleleri farklı yönlerden görmeyi sağlıyor.

İngiliz sisteminin başarılarından biri belki de en önemli sebebi hem bilimsel deneylere önem vermesi hem de insanlar tartışırken kişiye değil fikre saldırın denmesi. Kişisel saldırı hiçbir zaman kabul görmezken o fikri çürütmek için özgürce mücadele yapışabiliyor.

Kanaatimce bizde en eksik olan konu bu. Kutuplaşmaya müsait bir yapımız var. İlk başta kim diye soruluyor. Bizden yanaysa destekleniyor karşı tarafsa ne dediğine bakılmaksızın saldırılıyor. O yüzden de ilerleme olmuyor.

Kavgaların psikolojik sorunların bir sebebi de bu kendini ifade edememe.

Sosyal dersler

Bu konuda çok bir şey söylemeye gerek yok. Bizim üniversite de okuduklarımızı onlar lisede okuyor dersem yeterli olur sanırım. Orada da çocuk fikrini söylemeye teşvik ediliyor kalın kalın kitaplarla dünya tarihi siyaset bilimi demokrasi insan hakları konularında öğrenim görüyor.

Tarih konusunda biz pek bir şey öğrenmedik maalesef, İngilizlerin tarih eğitimi çok ileri seviyede. İngilizlerin yazdığı tarih kitapları gerçekten çok iyi. Tarihe zaten insan daha ileri yaşlarda ilgi duyuyor. Lise öğrencisi çok da fazla ilgilenmeyebilir.



Türkiye için özelliği olan konular:
Monet




Ülkemiz arkeoloji bakımından çok zengin bir ülke, ben liselerde arkeoloji dersi olmasını, bu zenginliklerin öğrencilere anlatılmasını isterim. Aynı şekilde sanat tarihi ve edebiyat derslerinin de isteyen öğrenci için daha üst seviye de verilmesini.
İnsanların bireyselliğinin teşvik edilmesini, isteyenin istediği konuda kendini geliştirmesinin teşvik edilmesini.


Herkese standart aynı eğitimi verdiğinizde bir şey biliniyorsa herkes tarafından biliniyor, bilinmiyorsa kimse bilmiyor, oysa insan yaşıtlarından arkadaşlarından da öğrenir. Değişik konularda bilgi sahibi olan insanlar topluma da daha faydalı olur.

Kanada da teknik lise pek yok dedim ama seçmeli ders var. Mesela resim, müzik, dikiş, marangozluk araba tamiri veya yabancı dil seçerek onu üç sene boyunca ortaokul veya lisede alırsa o seçtiği konuyu çok güzel öğreniyor.
Dean Cornwell The Courtroom




Hukuk

Ben Türkiye de orta okuldan başlayarak her sene çocuğun yaşına göre hukuk dersi olmasını istiyorum. Herkesin birbiriyle davalı olduğu bir ülkede en büyük adliyeyi yapmakla övünmeyelim de hukuk bilen bir halkımız olmasını isteyelim, sonradan bir anlaşmazlık olmaması için baştan iyi düşünerek işlerini yapmayı öğretelim.

Bir okulda idare hukuku bir okulda ceza hukuku bir okulda medeni hukuk öğretilebilir. Çocuklar mantıklı düşünme kabiliyetini geliştirir.


Felsefenin de okutulması çok önemli. Ama herkesin sevmeyeceğini de düşünmek lazım. Okuyanlara da üniversiteye girişte ek puan vererek teşvik etmek gerekir. 



Müzik
Lütfen her şehre bir konservatuar. Televizyonda hala 30 sene 40 sene evvel dinlediğimiz şarkılar. Onların bir kısmı da yabancı besteciydi. Maalesef besteci çok az bizde.
Müzik Ruhun Gıdasıdır.
Tiyatro insanı alır başka bir dünyaya götürür. Tiyatro eğitimi de çocuklara çok şey katar.