Matilda ismi Almanca Mahthildis’den geliyor. Maht kuvvet kudret; hild savaş, muharebe anlamında. İkisi bir arada savaşta
kuvvetli anlamına geliyor. Bu isim, Orta çağda asil aileler arasında çok
kullanılmış. Dün William the Conqueror’ dan bahsetmiştim. Onun Bayeaux
işlemelerini yardımcılarıyla birlikte yapan eşinin ismi de Matilda’ ydı. Aynı
şekilde oğlu Henry’nin eşi ve torunu da Matilda ismini almış.
Bugün torun Matilda’ dan bahsedeceğim.
William’ın dördüncü oğlu Henry, babasının ölümü üzerine, diğer
kardeşleriyle yaşadığı taht mücadelesinden sonra, 1100 yılında tahta çıkmayı
başarmış. William aslında Normandiya’yı bir oğluna İngiltere krallığını da
diğer oğluna bırakmıştı. Henry bu kardeş kavgalarından sonra her iki tarafıda
ele geçirerek, babası gibi hem Normandiya Dükü hem de İngiltere kralı oldu.
İskoçya sarayında Matilda ile evlendi. Bu evlilikten iki çocukları oldu birisi
Matilda birisi de William.
William ve Henry isimleri de kraliyet ailesinde çok
kullanılmış, Prenses Diana’nın iki oğlu Prens William ve Prens Henry’ye
gelinceye kadar. Ayrıca Alman ve Fransız saraylarında da Henry çok.
Henry’nin pek çok kadınla ilişkisi ve çok sayıda çocuğu da
vardı. Eşi Matilda (Matilda of Scotland) Westminster’ da kalıp hem çocuklarıyla
hem de devlet işleriyle yakından ilgilendi,Henry ise çeşitli savaşlar kendi
topraklarında güveni sağlamak ve çapkınlıklar dolayısıyla devamlı Londra
dışında hareketli bir hayat yaşadı.
Bu girişten sonra esas konumuz “torun” Matilda’ ya gelelim.
İngiliz Sarayının prensesi olarak 1102 de doğan bu çocuğa ilk kısmeti sekiz
yaşındayken çıktı. Alman Kralı 5. Henry haber göndererek Matilda ile evlenmek
istedi. O zaman kilise kanunlarına göre en erken evlenme yaşı 12 idi. Hanedan evliliklerinde
küçük yaşta iki aile arasında anlaşmayla kızlar küçük yaşta evlendirilip, müstakbel
kocasının memleketine gönderiliyordu. Tamamen mali ve siyasi sebeplerle yapılan
bu anlaşmalarla, evlenecek gençlerin geleceği kendilerine sorulmadan
belirleniyordu. Saraylarda yetişen prenseler eğitim bakımından şanslıydılar.
Erkekler ise, kitap okuma, ders çalışma, lisan öğrenme gibi faaliyetlerden çok
avcılık, savaş sanatları, binicilik, kılıç kullanma mızrak atma gibi beceriler
kazanmak istiyorlardı. Gelecekteki savaşlara hazırlanmak başarılı bir savaşçı
olmak daha önemliydi.
Kızları evlendirirken yüklü bir çeyiz parası veya toprak
veriliyordu damada. Alman Kralı daha çok bu para için istedi evlenmeyi, kendisine
verilecek 10.000 markı Roma seferi ve İmparatorluk tacını elde etmek için
kullanacaktı. Matilda’ nın babası 1. Henry de bu hanedanla akrabalık kurup,
kendi krallığını daha önemli bir hale getirmek istedi.
Matilda daha sekiz yaşındayken Almanya’ya Trier Başpiskoposu
Bruno’nun himayesi altında yaşamaya gönderildi. Orada kilise eğitimi alacak,
Almancayı öğrenecek, ilerde gelin olacağı sarayın adetlerine göre
yetiştirilecekti. Daha o yaşta Alman Kraliçesi olarak taç giydi.
Kutsal Roma İmparatorluğu’nun İtalya da toprakları vardı, Papa’yla
nesiller boyu süren anlaşmazlıkları, sürekli çıkan isyanlar, İtalya’daki hakimiyetlerini
koruma çabası 5. Henry’yi meşgul ediyordu.
Papa Henry’yi aforoz edince Henry ve Matilda İtalya ya
gittiler. Papa kaçmak zorunda kaldı. Papa ve Kutsal Roma İmparatorları
arasındaki bu güç mücadelesi komik denecek şekilde sürüyordu bütün orta çağ
boyunca. Papa İmparatoru aforoz ediyor İmparator ordusuyla İtalya’ya doğru
hareket edince geri adım atmak zorunda kalıyordu.
İmparatorlar da Roma da taç giyip kendi hükümranlıklarına
dini bir hava vermek, durumlarını daha da sağlamlaştırmak istiyorlardı. Hem
otoritelerini doğrudan tanrıdan aldıklarını iddia ediyor hem de dini Papa
tarafından kutsanıp halk nezdinde itibarlarını arttırmak istiyorlardı.
Papa kaçınca St. Peter Bazilikasında başka bir yetkili Marcel
Bruno tarafından icra edilen törenle Henry ve Matilda İmparator ve İmparatoriçe
olarak taç giydiler.
Almanya da kral diğer Prens aileleri arasından seçildiği (Elektoral
prensler) ve bu aileler arasında büyük bir rekabet olduğu için Papa’nın
desteğiyle imparator unvanını almak ve kullanmak onlar için çok önemliydi.
(Bizdeki gibi babadan oğula veya hanedanın büyük evladına geçen bir sistem yoktu,
seçilmeleri gerekiyordu)
Bir sonraki papa 2. Callixtus, daha sonra, Roma’ da bu
seremoniyi icra eden Marcel Bruno’yu aforoz ederek, kilisedeki görevinden
uzaklaştırıp, hapse attı. Matilda ve Henry’nin giydikleri imparatorluk tacı
tartışmalı kaldı ama Matilda hayatı boyunca bu unvanı taşıdı ve bu evliliğin
başından beri devlet işleriyle yakından ilgilendi.
1118 de Henry başka isyanları bastırmak için Almanya’ya geri
dönünce Matilda Henry’yi temsilen İtalya’da kalıp bu ülkeyi idare etmeye devam
etti, 1119 da geri Matilda da Almanya ya gitti.
Bu evlilikten çocukları olmadı. Kilise, “günah
işlediğinizden dolayı çocuğunuz” olmuyor dedi.
1125 de İmparator kanserden ölünce, rakibi olan Lothair yeni
kral seçildi ve Matilda kendi ülkesine dönmek zorunda kaldı. 8 yaşında geldiği
Almanya’dan 23 yaşında genç bir kadın, bir eski imparatoriçe olarak geri
dönüyordu.
Devamı yarın…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder