12 Aralık 2016 Pazartesi

Kanto 28 Bölücüler


Kanto 28
Inferno
Yorumlar
Elif Mat Erkmen

Ayrılıkçılar Bölücüler Fitne ve Fesat Tohumu atanlar


Dante ve Virgil dokuzuncu çukura gelirler burası insanlar arasına nefret tohumu atanların ayrılıkçı ve bölücü düşüncelerle savaşlara neden olanların bölümüdür.
Buraya geldiklerinde Dante "şiir tarzında yazmasam bile şu anda gördüğüm kan ve dehşeti nasıl anlatabilirim ne ben ne de başkası anlatamaz. Bu dehşeti hafsalamız almaz, dilimiz söyleyemez"  der ve antik çağda yaşanmış savaşlardan örnekler verir; "bunları her zaman doğru yazan Livy'nin kitaplarından biliyoruz"  der. "Ama daha evvelden bildiklerimizin hiç biri, şu anda gördüklerimiz kadar korkunç olamaz"

Burada şairleri karşılayan manzara gerçekten ürkütücüdür:

insanlar boydan boya kılıç darbesiyle ikiye ayrılmışlar; iç organları dışarı taşmıştır. Inferno' nun diğer bazı bölümlerinde olduğu gibi, buradaki ruhlarında devamlı hareket halinde olmaları gerekmektedir. Bunlar halkalar çizerek dolaşırlar. şeytanlar bu ruhların bedenlerini baştan aşağıya kılıçla keserler.
Dante onlara hayretle bakarken birisi yaklaşır ve "bak biz kendimizi nasıl ortadan ikiye böldük" der ve göğsünü yırtıp gösterir.

Hayattayken sebeb oldukları savaşlarda nasıl insanlar bölünmüşse; hem toplum olarak, hem de savaş esnasında aldıkları kılıç darbeleriyle, vücut bütünlükleri bozulmuşsa, burada ki ruhlarında vücutları böyle ikiye ayrılmistir.

Kimisi yüzünden darbe almıştır yüzü kesik içindedir.Ruhlar yollarına devam ederlerken bu yaralar kapanır sonra tekrar şeytanların önüne gelmeleriyle yeni darbelerle tekrar ikiye bölünürler. Atılan düşmanlık tohumları nasıl dünyada nesilden nesile filiz vermekteyse ınferno'da  o yara kapandı derken yeniden açılır.

Şairler bu ruhları ibretle seyrederken içlerinden biri yanların yaklaşıyor ve Dante'ye kim olduğunu soruyor. Virgil Dante'nin henüz ölmemiş olduğunu ve burada bulunmasının sebebinin de herhangi bir suç veya günahtan kaynaklanmadığını anlatıyor. Kendisinin ölü olduğunu ve görevinin Dante ye Inferno'yu gezdirmek olduğunu söylüyor. "Bütün halkaları teker teker geziyoruz" diyor.

Bunun üzerine dokuzuncu halka daki ruhların hepsi kendi acılarını bir an için unutup oldukları yerde durup bu ziyaretçilere hayretle bakıyorlar.
 "Madem dünyaya geri gideceksin güneşi tekrar göreceksin" diyorlar "o zaman Fra Dolcino' ya söyle yiyecek stoklasın; aksi takdirde kuşatmadan kurtulamaz ve etrafındakilerle beraber kışın kuşatmaya dayanamayacağı için ölür ve bizim yanımıza zannettiğinden daha erken gelir" diye bir uyarı yapıyorlar.

Fra Dolcino kimdir?

Burada ismi geçen Fra Dolcino kliseyi eleştirmiş, sosyalist rahip olarak biliniyor. Klisedeki hiyeraraşik yapıya.  ruhban sınıfının imtiyazlarına ve feodal düzene karşı durmuş; insan hak ve özgürlükleri için savaşmış ve aforoz edilmiş bir rahip.

Fra Dolcino, destekçileriyle beraber her türlü baskıcı rejime karşı olmuş ve o zaman büyük bir suç kabul edilen bugün gerilla savaşı diyebileceğimiz bir savaş yapmış insanların birbirine saygılı olmaları yardım etmeleri ve  ortak yarar için kullanılacak kamu malı olması gerektiğini savunmuş. Bu fikirlerin bedelini ağır bir şekilde ödemiş. Yukarıda belirtilen kuşatma sonrası yiyecek stoklari bitmis, yakalanmis ve  kendi taraftarlarıyla beraber dinden saptınız denilerek parçalaranarak ve yakılarak öldürülmüştür.

Dante' nin katı bir din ve ahlak anlayışı var her ne kadar kendisi de Katolik klisesini ağır şekilde elestirse de daha önceki bölümlerde gördüğümüz gibi papazları ve papaları Inferno' nun çeşitli bölümlerinde özellikle kutsal değerleri para karsılığı satmaktan cezalandırılırken hayal etse de o kliseden o dinden ayrılanları bölücü olarak görüyor

Halbuki onun bu eleştirileri sonraki yüzyıllarda yapılacak reform hareketlerine  aydınlanma çağına ve sonrasında Protestan klisesinin kurulmasına bir bakıma öncelik teşkil ediyor.

Aynı şekilde Fra Dolcino da sonraki dönemlerde Fransiscan klisesine, Fransız ihtilali ve dinde reform çalışmalarına ilham veriyor. Fransıscan Klisesi de fakirleri korumalarıyla tanınıyor. 
Fra Dolcıno' nun değeri anlaşılınca sevenleri sosyalist hareket mensupları 1927 de onun anısına bir anıt yaptırıyor fakat Faşist Italya döneminde heykeli yıkılıyor.

Bu uyarıdan sonra diğer ruhlarda gelip tarihi olaylar hakkında bilgi veriyor Bir tanesi konuşamıyor çünkü kendisi Sezar'a Rubicon'u geçip, iç savaş başlatması konusunda akıl vermiş olan Curio; o zaman diliyle işlediği günahın karşılığı olarak şimdi konuşamıyor. Dante "bunun dili bir zamanlar ne kadar da cesurdu" diyor.

Sonra yanlarına elleri kesilmiş, yüzü gözü kan içinde  Toskana' da savaşlara neden olmuş, Mosca geliyor o da hatırlanmak istiyor ama Dante' nin ona cevabı "kendi milletini mahvettin" oluyor. Bunun üzerine Mosca, büyük bir üzüntüyle acıdan çıldırmış bir adam gibi oradan uzaklaşıyor.

Bu din ve politik sebeblerle insanlar arasında savaşlara neden olan ruhlardan sonra, "artık daha beteri gelmez" derken; bir de bakıyorlar ki, başı vücudundan ayrılmış kellesini saçından kavrayarak bir fener gibi taşıyan bir ruh beliriyor.

"İkiyken bir, birken iki" diyor Dante,birbirinden ayrılmış baş ve beden için... "Bu nasıl olabilir? Bunu ancak bu cezayı vermiş olan bilir" diye ekliyor.

Ruh başını kaldırıyor; şairler kendisini daha iyi duyabilsin diye. " Gidin bakalım,bütün ölüleri gezin, benim gibi bir felakete uğramış olan var mı?" diyor.

Bu ruhun adı Bertran de Born suçu "babayı oğula düşürmek, taht kavgalarında oğlu baba aleyhine ayaklandırmak aile bağını kopartmak"

Benim yaptığım o kadar korkunç bir işki diyor Bertrand, " normalde kalple beyin arasında bir bağ olması gerekirken, benim basim ve bedenim  sonsuza kadar birbirinden ayrildi". Beni gören Inferno' da sucların nasıl cezalandırıldığını anlar..."


Bu son suçtan maalesef bizim tarihimizde de bolca var. Babayı oğula kardeşi kardeşe düşürenler günümüzde teror olaylarıyla şehirlerimize ateş düşürenler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder