3 Şubat 2019 Pazar

Aşk Üzerine



Mesnevi'den

3.cilt
Beyit 9107



Bir kimseyi sevgilisi karşısına oturttu. O kimse cebinden bir kağıt çıkarıp sevgilisi huzurunda okumaya başladı.
O kağıtta beyitler, meth- ü senalar, feryatlar, acizler ve bir çok niyazlar vardı.
Sevgili dedi ki:
“Eğer bunlar benim için ise, vuslat zamanında böyle şeylerle meşgul olmak, ömrü ziyan etmektir.
Ben senin karşında bulunuyorum, sen ise name okuyorsun. Bu hareket aşıklık alameti değildir.
Aşık dedi ki: “ Evet burada hazırsın, lakin ben senden nasibimi iyice alamıyorum.
Geçen sene, sende gördüğüm hali ve zevki şimdi visalde iken bulamıyorum.
Çeşmeyi görüyorum, lakin suyu yok. Suyumun yolunu galiba bir yolkesen kesti.
Sevgili dedi ki: “ O halde senin maşukun ben değilim. Ben Bilgar deryasında bulunuyorum, senin muradın Katu da dolaşıyor. (İki uzak memleket)
Ey yiğit; sen bana değil benim aşkımdan husule gelen halet ve zevke aşıksın.
Halbuki hal geçici bir şeydir daima elde bulunmaz.
O halde senin tamamıyla istediğin ben değilim. Alemde istediğin şeyin bir kısımcağızı da ben de var.
Ben senin için sevgili değil, sevgilinin evi gibiyim. Halbuki aşk nakde olur; nakdin durduğu çekmeceye değil.
Sevgili tek olandır. Gelişin de ondandır, gidişin de onadır.
Onu bulunca başka şeye muntazır olmazsın (beklemezsin). O senin için hem zahir hem batındır.
 ( Hem görünür hem görünmez)


Hakiki aşık hale hakimdir mahkum değil. Aylar ve yıllar onun bendesi olur ( kölesi)
Söyleyince hale ferman eder; isteyince cisimleri can haline getirir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder