8 Şubat 2019 Cuma

Rahmet üzerine Rahmet



Cennet
Kanto 20




Kanto 20
Yemin olsun, biz, Dâvud'a katımızdan bir lütufta bulunduk. "Ey dağlar, onunla birlikte tespih edin ve ey kuşlar siz de." dedik. Ve onun için demiri yumuşattık.)
Sebe Suresi 10. Ayet
Rabbin, göklerdeki ve yerdeki kimseleri de daha iyi bilir. Yemin olsun biz, peygamberlerin bir kısmını bir kısmına üstün kılmışızdır. Davûd'a da Zebur'u verdik.
Isra Suresi 55. Ayet



Güneş batıp da gökyüzü karardıktan sonra,
Birden yıldızlar çıkarak etrafı yine aydınlatır ya;
Kartal konuşmasına ara verince, ben de o kısa anı hatırladım.
Bütün ruhlar parıldiyordu,
Şarkı söylüyorlardı ama
söyledikleri şarkı aklımda kalmadı.
Tanrının Nur’u üzerlerine nasıl da yansımıştı
Sadece kutsal düşünceler vardı bu ruhların zihninde.
Başka birşey yoktu...

Göklerin süsü olan bu mücevherler,
Şarkılarını bitirdiler ve bir sessizlik oldu.
Sanki bir şelale sesi duydum,
O şelale ki kaynağının ne kadar güçlü olduğunu
 Kayadan kayaya akarak gösteriyordu.


King David. Artist: Guercino (1591-1666)


Müzik aletlerinden sesin çıkması gibi,
Mırıltılar Kartalın gövdesinden yükseldi, yükseldi,
Boynuna kadar geldi ve tek bir ses olarak,
 gagasından çıktı.
Hep merak ettiğim ve cevabı
sonsuza kadar kalbimde kalacak soruları yanıtladı:
“Gözüme bak,
Çünkü formumu oluşturan bu yıldızların içinde en parlak olanları oradadır.
Gözbebeğimde Kutsal Ruhun şarkıcısı- Hazreti Davut-
Kutsal Sandığın bir memleketten, bir memlekete taşıyıcısı vardır.
Şarkısının değerini - ödülün büyüklüğünden- anladı ahirette.
Hem Tanrı’dan gelen ilhamla,
 hem kendi gayretiyle söyledi o şarkıyı.
Trajan

Gagama yakın olan yıldız- Imparator Trajan-
Oğlunu savaşta kaybeden anneyi teselli edendir.
Isa ‘nın takipçisi olmamanın bedelini iki cihanda da öğrenmiştir.
Yayın üzerinde olan (kartalın kaşında)- Incildeki Peygamberlerden Hezekiel-
 kendi ölümünü- tövbesiyle- geciktirmiştir.
Kaderin değişmeyeceğini; ama yerinde edilen duanın
 hakkı yerine getirmeye yarayacağını öğrenmiştir.
Sonraki iyi niyeti, kötü netice veren- Imparator Constantin-
Çoban’ a (Kiliseye) yer veren ama beni( devleti) ve kanunları
Doğuya götüren, kendini Yunan yapan...
Yaptıklarının kötü netice vermesinin, buradaki yerini belirlemediğini öğrendi.
Çünkü hesap niyete göredir.
Onun niyeti iyiydi; netice kendisine zarar vermedi- dünyayı mahvetse bile-

Diğeri William’ dır (Sicilya Kralı 2. William)
Memleketi onun yokluğuna yanar.
Ama kendisinden sonra gelenlerden Charles ve  Frederict’ten hazzetmez.
Adil olanın, burada ne kadar değer gördüğünü anladı.
Ne kadar parladığından belli, mutluluğu.
Dünyadakiler, bundan sonra kimi göreceğime katiyen inanmazlardı!
Truvalı Ripheus!
Dünyadakiler Tanrının adaletine akıl erdiremezler.
Hikmetinin derinliğine de.
Rahmetinin bolluğuna da.”

Toygar kuşunun,  yükseklere tırmanıp ötmesi;
 Ötüp de,
Kendi ruhunun çığlığını duymaktan,  tatmin olup, susması gibi,
Sustu...
Ilahi Rahmet’le mühürlenmişti sanki herşey.
Dayanamadım sordum;
“Nasıl olabilir böyle bir şey?”
Bunu duyan ruhlar daha da parıldadılar.
“Anlıyorum, inanıyorsun iman ediyorsun ama anlayamıyorsun;
Biliyorsun, ama göremiyorsun;
Çünkü saklıdır.
Birşeyi ismen bilip de- özünde ne olduğunu- bilmeyen biri gibisin.
Sana anlatmak gerekiyor.
Tanrının iradesi, insan iradesi gibi değildir.
Birinin istemesiyle, yalvarıp, yakarmasıyla değişmez.
Değişim, Kutsal İrade zaten onun, öyle olmasını istediği için olur.
Burada iki yıldızın- ruhun- bulunmasına şaşırdın.
Onların ruhu bedenlerini bırakırken,
senin sandığın gibi pagan değildi.
Iman etmiş Hrıstıyanlardı.
Biri İsa’ dan önce; biri sonra yaşamış olsalar dahi.
Biri- Imparator Trajan- Cehennem’ den çıktı;
çıktı ki ;
-oradan çıkıp da, doğru yolu bulmak, yoktur-
Tekrar ete kemiğe büründü.
Yaşayan ümidin sayesinde oldu bu.
Allah’a onu tekrar diriltmesi için yakaran;
Allah’ tan ümidi kesmeyen, kişinin sayesinde.
Papa Gregory 1 (ressam: Francisco de Zurbaran)

(Papa 1. Gregory)
Çünkü o kişi, yardıma Muktedir olana inanıyordu.
Dirilen kişi de –Trajan- Yardıma muktedir olana inandı.
Bu inanışla Allah aşkı tutuştu.
İnananlardan olarak ruhunu teslim etti.
...ve bu muhteşem koroda yer almaya hak kazandı.
Diğeri- Ripheus- kurtuluşunu öyle derin bir kaynaktan aldı ki;
Bu menbaı hiçbir ölümlü görememiştir.
Dünyada dürüslük için çalışmıştır.
Rahmet üzerine Rahmet;
Allah ona iman nasip etmiş;
‘Müşrik kokusundan’ azade etmiş
O da kendi çevresindekileri uyarmış.
‘Bu yanlış yoldan dönün’ demiştir.
Vaftiz olma adetinden bin yıl evvel;
Daha evvel gördüğün arabanın, sağ tekerindeki
Nedimeler tarafından vaftiz edilmiştir.
Kaderin kaynağının ne kadar derinde olduğunu
Herkes anlamaz, bilemez göremez.
İlk sebebe ilk yaratılış’ a kadar iner bunun kaynağı.
Ölümlüler;
Yargılamada acele etmeyin!
Biz Cennet’tekiler bile bundan sonra, Cennete kimlerin alınacağını bilemeyiz.
Bilmemek daha iyidir.
Böylelikle  kendimizi  tekamül ettiriyoruz.
Allah ne isterse biz de onu istiyoruz.”
Kartal’ dan bir ders aldım.
Aslında ne kadar az görebildiğimi anladım.
Müzisyenlerin ahenkle orkestraya katılması gibi
Kartalın bu sözlerine Trajan ve Ripheus’ un yıldızları
Parıldayarak eşlik ettiler...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder