Kanto 21
Rüşvetciler
Inferno
Dante Ilahi Komedya
Yorumlar
Elif Mat Erkmen
Venedik Arsenal
Dante ve Virgil beşinci çukura geldiklerinde; bu
bölümün her yerden daha karanlık olduğunu farkederler; aşağıda kaynayan bir
zift vardır. Bu görüntü Dante’ye Venedik tersanesini (Arsenal) hatırlatır. O
dönemde dünyanın en güzel gemileri Venedikte yapılmaktadır. Venedikler
gemicilikte çok ustadır ve tersaneleri cok meşhurdur (günümüzde sanat merkezi olarak kullanılıyor)Eskiyen gemiler kışın
tersaneye çekilir ve gemilerin altı su almasın diye ziftle sıvanır. Dante aklından bunları geçirirken birden bir
yaratık belirir ve Virgil’in “saklan” demesiyle Dante kendisini bir kayanın
arkasına atar. Diyeceksiniz ki “Dante niye saklandı?” çünkü o da
vaktiyle Floransa da yüksek bir mevki sahibiydi ve o da bazı suçlarla suçlanmış
en sonunda orayı terketmek zorunda kalmıştı Sonradan suçsuz olduğu anlaşılsa
bile ne olur ne olmaz diye tedbir alıyor.
Bu korkunç Zebani; sırtında rüşvetçiliğiyle meşhur
eski bir devlet adamını taşımaktadır uçurumun kenarına geldiğinde onu aşağıya
ziftin içine fırlatır. Bu çukur rüşvetçilerin, mevkilerini kötüye kullananların,
vazifeyi suiistimal edenlerin yeridir. Zebani bu adamı cukura attıktan sonra,
hemen başkalarını getirmek üzere geri döner. Bu kutulara servet yığanlar taşı taşı
bitmez…
Diğer Zebaniler
günahkarlara “ziftin içerisine gir, orada saklan gözükme” derler. Çünkü etrafta
başka şeytanlar vardır ve bu rüşvetçiler nasıl milletin cebindeki paralara
musallat olmuşsa o şeytanlarda uzun kancalarla uzaktan bunların üstüne saldırıp
etlerinden et koparmaktadırlar.
Virgil Dante’nin saklandığından emin olduktan sonra,
oradaki diğer Zebanilerle konuşup buradan geçmekte olduklarını söylemek istiyor;
fakat bunlar çok tehlikeli ve vahşiler; anlaşamayacaklarını anlayinca,Virgil
onlara “Reisiniz kimse o gelsin” diyor.
"Malecoda" diye birisi geliyor; ismi de "Kötü Kuyruk" demek; aynen dizilerdeki ağalar gibi
şöyle bir şişinip, izin veriyor geçmelerine, ‘başlarına bir şey gelmesin’ diye yanlarına on kadar şeytan katmayı da ihmal
etmiyor:
“Burada
deprem oldu, köprüler çöktü bir sonraki köprüden geçeceksiniz” diyor.“Deprem
oldu” demelerinin sebebi, Hz. Isa öldüğünde öbür
dünyada deprem olmuş Cehennemin bazı yerleri yıkılmış. (Ortacagdaki Hristiyan
inanışınca)
Dante gene bu
şeytanlardan korkuyor; “Bunlar bizimle gelmesin” diyor ama Virgil onu ikna
ediyor: "Sen daha ölmedin sana
dokunamazlar" diyor; ve böylelikle yollarına devam ediyorlar...
Dante şiirinin bu
bölümünü daha çok komedi tarzı bir uslupta yazmış ve diğer bölümlerden farklı
olarak kullandığı kelimeler kaba saba; sahne kah çok korkutucu; kah komik;
adeta bu hayatta o yüksek mevkilerdeyken çok kasılıp küçük dağlari ben yarattım
diyen tiplerle bu arada kendisiyle de dalga geçer gibi.
Hem ortam karanlık; hem de günahkarlar ziftin içinde. Onlara oradan çıkmamaları, gözlerini açmamaları söyleniyor,
çünkü dünyada da bu rüşvet alıp vermeler, ihale pazarlıkları, hesaba para
aktarmalar falan gizlilik içerisinde ve gözlerden uzak yerlerde oluyor.
Kantonun sonunda
bu günahkarlardan biri gene dünyadaki gibi bir uyanıklık yapıyor ben ıslık
çalayım diğer rüşvetcilerde buraya toplansın onları didiklersiniz diye
Zebanileri kandirarak kacmak istiyor ve kaçıyor bunu gören Zebaniler hemen onun
peşine koşturunca o kargasa da Danteyle Virgil de oradan uzaklaşma imkanı
buluyorlar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder