17 Aralık 2020 Perşembe

Düğüm Üzerine Düğüm

 


Cennet Kanto 7

Çeviri ve Yorum : Elif Mat

 

Hosanna, sanctus Deus sabaoth,
superillustrans claritate tua
felices ignes horum malacoth!”

Dali Church and Empire 


 

Justinyen ve etrafındakiler,

Kendi müzikleri eşliğinde,

Şarkılar söyleyerek, dans ederek gözden kayboldular.

Hayretler içinde kalmıştım;

Içimden bir ses “durma; yanındaki güzel hanıma sor” diyordu

 

Soramadım, başımı önüme eğdim;

Beatrice anladı, gülümsedi;

İntikamın, intikamı niye cezalandırılıyor?“ diyorsun, değil mi?“ dedi

 

Doğmamış adam (Adem)

Hem kendisini hem kendinden sonra gelenleri günaha soktu;

Bundan dolayı cezalı kaldılar yüzyıllarca;

Ta ki Kelimetullah dünyaya gelene kadar.

 


Ona yapılan insani yönü içindir.

Allahın izniyle olmuştur.

O yapılandan yer sarsılmış; gök açılmıştır.

(çarmıha gerilme hadisesi)

 

Bu yapılanın intikamı da ilahi adalet tarafından takdir edilmiştir.

(Romalıların Kudüs‘ ü yerle bir etmeleri MS 70)

 


Gene de aklında sorular var;

Kafan karmakarışık, düşünce üstüne düşünce,

 düğüm üzerine düğüm,

 

Ne dediğimi anladın ama Tanrı‘ nın bizim kurtuluşumuz için

 niye böyle bir kader yazdığını merak ediyorsun.

Aşk ateşinde pişmeden herkes sadece akıl yoluyla bunlar anlaşılamaz.

 

 

Bu sonsuza kadar bir iyilik yolu açtı bize;

Tanrının iyilik mührü bir defa vurulunca, bir daha yok olmaz; silinmez artık.

Bu iyilikle Tanrıya daha çok yaklaştık.

Günah insanın özgürlüğünü hükümsüz hale getirir.

Tanrı‘ dan uzaklaştırır.

Asaleti kalmaz,

Nuru söner.

Günah ruhunda boşluk bırakır.

Onun yerini iyi amellerle doldurursa tekrar saygınlığına kavuşabilir.

Kötülükten uzak durur.

Kurtuluşun yolu Allah'ın merhamet etmesiyle, affı ile olur.

Bazen de kişinin cezasını çekmesi; kefaretini ödemesi gerekir.

 

İnsanın itaatsizlik ederek varmak istediği nokta o kadar yüksekti ki;

Ne yaparsa yapsın, nasıl kefaret öderse ödesin,

 tek başına kendi gayretiyle kurtuluşa erişemez.

 

Onun için böyle takdir edilmiş;

Sen gene de diyorsun ki;

 Su var ateş var hava var toprak var;

Bunların hiçbir zaman bozulmaması lazımdı.

Bütün her şey maddeden yaratılmıştır.

 

Sana Tanrı tarafından ruh üflenmiştir.

İyiliğin merkezinden üflenen ruh dolayısıyla

Hep geri Tanrı’ya, o ilahi aşka dönmek istersin.

Bunu hatırla tekrar dirildiğinde;

 

Bedeninin de Havva Anamız ve Âdem babamızla

 Aynı malzemeden yapılmış olduğunu da hatırla…



 

YORUM

 

 

Justinyen ve diğer ruhlar ilahi söyleyerek oradan ayrılırlar. Dante nin aklında bir soru daha vardır, fakat cesaret edip soramaz. İlahi İnferno' nun 7. bölümünde gördüğümüz gibi İbranice ve Latince karışık haldedir. Özellikle anlaşılmaz olarak yazmış. Bu belki dinle siyaset arasındaki karmaşaya dikkat çekmek için böyle yazılmış olabilir.

Cennet’te ruhlar aslında Dante söylemese de ne düşündüğünü anlıyorlar. Bu yüzden Beatrice anlamıştır soruyu ve cevap verir.

Dante intikamın nasıl haklı olduğunu sormak istemektedir. İntikamın intikamı nasıl oluyor demek istemektedir.

Hoşana İbranice Kurtarıcı veya Kurtar Bizi gibi anlamlarda kullanılıyor. Yunanca ve Latinceye sonra diğer batı dillerine de geçmiş bir sevinç nidası hayret nidası olmuş. İncil’de Hazreti İsa’nın Kudüs’e girmesinde halk sevinçle söylüyor bu sözü.

“Davud’un oğluna Hoşana

 Rab ’bin adıyla gelene övgüler olsun

En yücelerden Hoşana” diyorlar

 

 

Hristiyanlıkta bir ilk günah fikri var. Hazreti Adem’in elmayı yemekle haddi aştığına serbest iradesine sınır koymadığına inanıyorlar.

Bu yüzden Cennet’ten kovulmuş ve kendisinden sonra gelen insanlar da dünyaya günahkâr olarak gelmişler.

Gene Hristiyanlık inancınca Hazreti İsa’nın dünyaya gelmesi, Tanrının ete kemiğe bürünmesi olarak anlaşılıyor ve Dünyaya gelmesinin amacı insanlığı bu ilk günahtan kurtarmak oluyor.

Çünkü insanlık günahkâr olduğunda kendisini Tanrı’dan uzaklaştırmış oluyor.

 

Çarmıha gerilme hadisesini de yorumlamakta güçlük çekiyorlar. İsa’nın hem Tanrı hem insan vasfı vardır. İnsan vasfının cezalandırılması bu ilk günahtan dolayıdır. Cezalandırıldıktan sonra yani çarmıhta gerildikten sonra bu ilk günah affedilmiştir diyorlar. Bu nedenle Hristiyanlardan sık sık “O bizim günahlarımız için öldü” sözünü duyarız.

 

Peki Tanrılık vasfı da var. Hazreti İsa’nın çarmıha gerilmesini o zaman nasıl açıklayacağız diye kendi kendilerine sorduklarında bunun Yahudiler tarafından işlenmiş bir günah Tanrıyı öldürmek- deicide olduğunu söylüyorlar.

İnsanlık vasfıyla çarmıha gerilmesi hadisesinin Tanrı’nın insanları ilk günah dolayısıyla Hazreti Adem’in elmayı yemesi sebebiyle günahkâr olan insanların cezalandırılması olduğu ve bu sebeple adil bir ceza olduğunu Çarmıha gerilmesinin hem Yahudileri hem de Tanrı’yı memnun ettiğini söylüyorlar.

Peki o zaman Tanrı niye insanların bu günahını temizlemek için böyle bir yol seçti?” sorusu geliyor gündeme. Dante’ de bunu anlamıyor.

 

Beatrice buna karmaşık bir cevap veriyor. Tanrı’nın insanı aracısız olarak yarattığı bunun için insanın şerefli varlık olduğu ama ilk günahla bu lekesiz halini kaybettiğini anlatıyor. Tekrar günahsız hale dönmesi Tanrı’nın müdahalesi olmadan mümkün olamayacağını söyleyerek çarmıha gerilme olayını Dante ’ye anlatmaya çalışıyor.

 

Bu iki kantoda Roma tarihi Hristiyan görüş açısına göre yazılmış. Tabii tarihi kazananlar yazıyor. Hazreti İsa’nın Romalılar tarafından çarmıha gerilmesinden çok sonra Hristiyanlık Roma’da yayılıyor. O zaman da zaten orada Yunan medeniyeti vardı. Taa Büyük İskender’in fetihlerinden itibaren İskenderiye şehrini kurması oraya Ptolomy ailesini yerleştirmesiyle Yunan kültürü Akdeniz bölgesinde yayıldı. İncil’de Yunanca olarak yazılmıştı. Musevilerin ve Hazreti İsa’nın konuştuğu dil Aramca idi. Musevilerin daha okumuş kesimi Kudüs’te İbranice konuşuyordu.

 

Bir tarafta Tanrı’nın birliğine inanan ve işgal edilmiş durumda olan Museviler, diğer tarafta pagan olan ve işgalci konumunda olan Romalılar var. Latince ’den çok Yunanca konuşuluyor o bölgedeki Paganlar arasında.  Halk arada kalmış hem Roma’ya vergi ödemesi gerekiyor hem de Musevilerin kendi dini teşkilatına Tapınak vergisi. Bu durumdan bezmişler Roma boyunduruğundan kurtulmak istiyorlar. Pagan bir hükümete işgalci bir hükümete vergi vermek istemiyorlar bunun dinen caiz olmadığını düşünüyorlar.

 

Önce kendisi de Musevi olan Kral Herod var, Roma için vergi toplayan daha sonra onun yerine Roma valisi sıfatıyla atanan Pilates var.

 

Ecce Homo by Antonio Ciseri Pilates hallka Hazreti İsa'yı gösteriyor.

Hem Hazreti İsa hem kendisinden önce peygamber olan Hazreti Yahya Roma’ya karşı halkı savunmak istiyor. Yalnız onlar da değil siyasi olarak Roma’ya karşı gelmek isteyen başka kişilerde onların devrinden önce de sonra da çıkmış. Halkta bir Kurtarıcı Mesih beklentisi var.

 

Hazreti İsa’nın hem Tapınak yöneticilerini hem de Romalıları karşısına alması sonucunda yakalanıp çarmıha gerilmesi hadisesi yaşanıyor.

 

Sonradan bu olayları kilise eğip büküp Roma aleyhine de bir söz söylememeye çalışarak kendilerine göre bir Hristiyanlık tarihi yazmışlar. Gerçek neredeydi? Dante bu kilise masallarına gerçekten inanıyor muydu, bu kantolarda yazdığı şekilde, bilemiyoruz.

 

Ama onun gibi mantık ustası, bu kadar zeki olan bir kişi hakikaten bu kantolarda ileri sürdüğü kanaatleri taşıyorsa tamamen o orta çağ dini anlayışının etkisi altındaymış demektir.

 


Bu iki kanto daha çok Dante’nin Monarşi kitabıyla birlikte değerlendirilmelidir. O kitabı da hayatının son döneminde yazmış. Üç bölümden oluşur (Teslis anlayışı burada da kendisini gösteriyor) Çoklukta birlik ilkesi. Üç bölüm bir kitap anlamında. 

 

1-      İmparatorluğun dünyanın refahı için gerekli olup olmadığı

 (Aristo’nun mantık ilkelerine göre gerekli olduğunu açıklamaya çalışır)

 

Romalıların imparatorluk yönetimini hakkıyla uygulayıp uygulamadıkları sorusu

2 - (Virgil’ in Aeneas destanıyla Romalıların asil bir halk olduğunu ve başkalarını yönetebileceklerini kanıtlamaya çalışır)

 

 3-İmparatorun otoritesinin doğrudan Tanrı’dan mı yoksa başka bir kaynaktan (Papalıktan) mı aldığı konusu

 

Burada da Hükümdarın otoritesinin doğrudan Tanrı’dan alınması gerektiğini savunur. Yani kilisenin imparatorlara taç giydirmesine gerek yoktur Tanrı İmparatora doğrudan egemenlik hakkı vermektedir.

 

Bütün bunlar kendi döneminde İmparatorluk ve Papalık arasındaki mücadele ve bu ayrımın pek çok siyasi soruna neden olması üzerine yazılmıştır.

 

Dante’nin amacı Avrupa’da Kutsal Roma Germen İmparatorluğunun sağlam bir şekilde Hristiyan alemini yönetmesi ve iç çatışmaları önlemesine destek vermektir.

O dönemde İmparator olan 4. Henry’yi destekler ve İtalya şehirlerine İmparatoru desteklemeleri için mektuplar yazar.

 

Bu sebeple imparatorluğu yüceltmeyi kilise baskısından bağımsız hale getirmeyi hedeflemektedir bu yazılarında.

 

 

 

 

 

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder